"Vuccino ailesinin antika tutkusu"

Maison Vuçino
Antika ve Sanat Evi

Zeynep Hürcan

Hikayemiz 1952 yılında, Beyoğlu’nun görkemli dönemlerinden birinde, Turnacıbaşı Sokağı’nda filizlendi. Levanten bir aileye mensup olan dedem Raul Vuccino ve René Vuccino kardeşler, antika merakının bütün bir toplumu sardığı, kültürel çeşitlilik ve sanatsal ihtişamın iç içe geçtiği bir noktada, ilk antika dükkânlarını açarak İstanbul tarihine izlerini bırakmışlardır.

İlk butikleri, zamanda kaybolmuş değerleri yeniden keşfetme fırsatı sunan bir mekân haline gelmişti.

İlerleyen süreçte, aile kökleri daha da derinlere uzanmıştı. Dayım François Vuccino, antika camiasına adımını atarak serüvenin devamını Nişantaşı semtine taşımıştır. Ampir Antika, nadir ve değerli parçaların sergilendiği bir sanat evi haline gelmişti ve François Vuccino’nun tutkusu ve bilgeliği, aile adının bu seçkin semtte yücelmesini sağlamıştı.

Şimdilerde ise üçüncü kuşak olarak, Maison Vuçino adı ile bu mirasın sorumluluğunu üstelenerek yeni oluşumumuzu sizlere sunmanın gururunu yaşamaktayım.

Fransız ekolünde başlamış olduğum eğitim hayatıma iç mimarlık ile devam ederek, tasarımın zarafetini ve estetiği birleştirmeye karar verdim. Bu birleşimi seçmemin nedeni, geçmişin değerlerini modern dokunuşlarla harmanlayarak mekânlara benzersiz bir karakter katma tutkusunu yansıtabilmekti. Bir mekânın dekorasyonu insanın ruhunun en derinlerine işlediğini ve insan üzerinde önemli bir etkisi olduğuna inandığımdan, içinde doğup büyüdüğüm Fransız kültürüne ve antika dünyasına mimarlık bilgilerimi katarak, çağdaş ve modern dokunuşlar ile bir füzyon gerçekleştirmektir. Kurduğum bu hayale ise, kendi vizyonumu ve deneyimlerimi ekleyerek, geçmişin değerlerini korumaya ve gelecek nesillere aktarma gayesindeyim.

Sizleri yepyeni bir yolculuğa davet ediyor, özenle seçilmiş eserleri keşfetmenizi diliyoruz. Yeni butiğimizde sizleri ağırlamaktan mutluluk duyacağız

Süreyya Zeynep Hürcan

Photo Credit:

KANAT AKAR
Visual Artist, Photographer, and Videographer